Sayfalar

4 Ekim 2010 Pazartesi

Referandum Sonrası Türkiye Tablosu





Evet mi? Hayır mı?

Eskiden Erkan Yolaç’ın sunduğu programda oynanan bir oyun vardı, yeni jenerasyon hayal meyal ama 80 ve öncesi doğanlar daha net hatırlarlar.. O oyunda evet veya hayır demeniz yarışmayı kaybettirirdi. Şimdilerde ise daha farklı bir oyunun içindeyiz, ama şimdi verilecek cevap ile kayıplar mı yoksa kazançlar mı olacağı büyük muallak. İktidar tarafından ele alsanız ayrı perde ayrı senaryo, muhalefet tarafından baksanız bambaşka. Herkesin bir şekilde artık söyleyecek bir şeyleri var, en ilgisizin bile. Adeta ülkenin kaderi 2 kelime arasında. Evet-Hayır? Peki gökyüzü bu referandum için bizlere neler fısıldıyor? Aşağıda okuyacağınız yazıda evet derseniz şu, hayır derseniz şu olur senaryosu değil, Türkiye’yi referandum sonrasında neler beklediğine dair bir analiz okuyacaksınız


29.10.1923 akşam saat 20:30/ Ankara olarak Türkiye’nin doğum haritasını çıkarttığımızda, yükselen burcunun yengeç olduğunu görüyoruz. Yükselen üzerinde ise, şu sıralar gezegenden sayılmayan fakat gücü bilindik gezegenlerden çok daha güçlü olan Plüton bulunmakta. Plüton, dönüşmeyi, zorlu koşulları, gücü, oyunları, savaşları, anarşiyi, mafyayı, despotluğu, evrimi simgeler. Şu an gökyüzünde hareket eden transit Plüton ise, Türkiye kurulduğu anda ki Plüton ile karşı karşıya gelmeye hazırlanıyor. Kısacası tehlike çanları çalıyor! Dünya astrolojisine göre 1. ev halkın genel durumunu 7. ev ise, kanunsuzları, kaçak durumunda ki kişileri, savaş ve barışlar, uluslar arası anlaşmaları simgeler. Hareket halinde ki Plüton’un doğum anında ki Plüton’un tam karşısından geçecek olması, halkı oldukça huzursuz edecek, halk içinde anarşi ve şiddet olaylarını ayyuka çıkartacak, iş birlikçilerimiz ile aramızda ciddi sorunların hatta savaş çıkma ihtimalini göstermekte. Faili meçhul cinayetler, beklenmedik ani olaylar, kaybolan önemli insanlar. Halk ciddi bir şekilde isyanlarda olacak. Önemli anlaşmalar ortadan kalkıp, köklenmiş, kök salmış sistemlerde çöküşler meydana gelecek.



Bu etkilerin sinyallerini aslında, bu sene hafiften almaya başladık, fakat önümüzde ki sene Oğlak burcunda gerçekleşecek olan güneş tutulmasında olaylar en üst seviyeye tırmanmaya başlayacak. Güçlü, güç ve otorite sahibi, yönetici pozisyonunda ki kişiler özellikle güç tutkunları yüzünden önemli negatif tatta olaylarla yüz yüze kalabilirler. Beklenmedik ölümler, faili meçhul cinayetler, düşmanlıklar ile karşı karşıya bir Türkiye tablosu var elimizde. Suç oranları artabilir, kanunsuz yapılan işler bir bir ortaya çıkacağı oldukça kritik bir süreç.

12 Eylül Referandum zamanının Ankara merkezli haritasını çıkarttım ve Türkiye’nin haritası üzerine yerleştirdim. Referandum ve sonrasında neler olacağını görebilmek için. Tablo tabii oldukça ilginç. Türkiye’nin doğum haritasında, Transit Satürn 4. evinden geçmekte. Dünya astrolojisine göre 4. ev muhalefeti, toprakları, topraklar üzerinde çalışanları, toprak altı zenginlikleri, kuşatma altında ki yerleri simgeler. Ve Satürn Plüton ile sert bir görünümü bulunmakta. Emlak sektörü ciddi tehlike altında ve düzensiz yapılaşmayı gösterdiği gibi, muhalefetin üzerinde ki baskıyı da göstermekte. Satürn her ne kadar yüceldiği bir burç olan Terazi burcunda olmuş olsa da, Türkiye’nin doğum anında ki Marsın tam üstünden geçiyor. Mars ve Satürn astrolojide 2 kötücül olarak adlandırılır. Bu iki gezegenin kavuşum yapacak olması, bir nevi güç birliği içinde girecek olması iyi haberlerin ayak sesi olmadığı aşikar. Mars/Satürn birliktelikleri, hastalıkları, kayıpları, kısıtlanmaları, zorlanmaları gösterir. Ve Türkiye’nin ciddi toprak kaybı dönemine giriş yaptığını gösteriyor. Terazi burcunda gerçekleşecek olan bu kavuşum özellikle önemli siyasal ilişkilerin bozulacağını, hukuk ve adalet sisteminde sarsıntıların habercisi.

Tabii etkiler bu kadar değil; Terazi burcunda hareket eden Satürn, Türkiye’nin doğum anında 12. evinde bulunan Ay ile de sert bir görünüm yapmak için kolları sıvamış vaziyette. Önümüzde ki dönemde, toplu olarak hapislere düşen insanların haberleri, suikast haberleri ile çalkalanan bir medya ile karşı karşıya kalacağımızın göstergesi. Halkın genel olarak psikolojik olarak zor bir süreçten geçeceğini gösterdiği gibi, intihar vakalarında artış, depresyon gibi etkilerde yanında amortisi olacaktır.

Türkiye’nin üzerinde söz sahibi kişiler ve yargı süreci ile ilgili 10. evinde seyahat eden Jüpiter ve Uranüs ise geri hareketinde. Alınan kararların ve verilen sözlerin yerine getirilmesinin zor olacağını Jüpiter’in temsil ettiği din ve felsefe gibi konuların daha çok ön plana çıkacağını göstermekte. Fakat Jüpiter’in hemen yanında ki hareket eden Uranüs’ün- ki Uranüs’ün çok uçlarda bir etkisi vardır- Din, felsefe ve hukuksal konularla ilgili çok uç hatta fanatik noktalara ulaşabileceğinin sinyallerini vermekte. Fakat iktidarı simgeleyen Jüpiter Ve Uranüs’ün retro olması, güç kaybı yaşandığını da gösterebilir.

Referandum zamanının tam Merkür Retrosuna denk geliyor olması, referandum sürecinin daha sonra yeniden yapılmasının muhtemel gösterdiği gibi, çıkacak olan sonucun etkisinin çok uzun vadeli olmayacağını da akıllara getirmekte. Uluslar arası dedikodular, yazılı ev görsel basın, bilgisayarlar, ulaşım sistemleri, yazılı dokümanlarla ilgili sorunlar, gecikmeler, kayıplar ve bazı şaibelerin olabileceğini de işaret etmekte.

Oyunuz ne olursa olsun, işte Türkiye’yi bekleyen süreç ve senaryo budur.

Dinçer Güner

29.08.10/ 23:00

İstanbul